Televizyon yazarı Brad Japhe genellikle yiyecek, içecek ve seyahatin kesiştiği noktaları birleştiren Amerikalı bir gazeteci. Los Angeles’tan New York’a kadar birçok şehirde sık sık seminerler ve eğitim yemekleri düzenleyen Japhe, ulusal ve uluslararası gazete ve dergilerde tam zamanlı muhabir olarak 10+ yıllık deneyime sahip.
travelandleisure.com’da, “Bir yılda 119 uçuş gerçekleştirdikten sonra, İstanbul Havalimanı’ndaki(İGA Airport) Türk Hava Yolları Business Lounge, aktarmalı uçuşlarda en sevdiğim yer oldu.” diye yazan Japhe’nin gözlemleri şöyle;
*
Havalimanı bekleme salonları, hemen hemen her yolcu için hoş bir lükstür. Ücretsiz Wi-Fi ve kokteyller sunan bu ayrıcalıklı mekan, en uzun aktarmaların bile sıkıntılarını hafifletmeye yardımcı olabilir. Sevilmeyecek ne var ki? Genellikle yemekleri. Muhtemelen bolca göreceksiniz -soluk yeşillikler ve kökeni belirsiz ılık proteinler de dahil- ancak nicelik, kalitenin yerini tutamaz. Ancak İstanbul Havalimanı’ndan geçecek kadar şanslıysanız, ikisinin de tavizsiz birleşimiyle karşılaşabilirsiniz. Turkish Airlines Business Lounge‘a doğru yol alın, çünkü burası eşi benzeri olmayan bir havaalanı yemek deneyimi.
Türk Hava Yolları, ana operasyon merkezi olan IST’de iki özel lounge işletiyor : Business Lounge ve Miles & Smiles Lounge. Bu lounge’lar, Nisan 2019’da yolcularına açılan katedral benzeri terminale bakan 103.333 metrekarelik yükseltilmiş asma katta yer alıyor. Geçen yıl 119 uçuş gerçekleştirdikten sonra, Türk Hava Yolları Business Lounge, aktarmalı uçuşlarda en sevdiğim yer haline geldi.

Her iki mekana da girdiğinizde, her biri Türk mutfağının farklı bir yönünü sergileyen bir düzineden fazla yemek istasyonuyla karşılaşacaksınız. Şapkalı şefler, genellikle sipariş üzerine mantı (bir çeşit Türk mantısı), fırınlanmış simit (susamlı ekmek halkaları) ve börek (ıspanak ve peynirle doldurulmuş tuzlu hamur işleri) gibi lezzetler hazırlayarak hazır bekliyorlar. Özellikle popüler bir tezgahta, garsonlar aralıksız bir pide kermesi çıkarıyor. Türk pidesi, pizza fırınından yeni çıkmış, çeşitli vejetaryen dostu ve et ağırlıklı çeşitlerle kaplanmış olarak geliyor. Parıldayan bir zeytinyağı tabakasıyla kaplanıyor ve her müşteri almaya geldiğinde şeritler halinde kesiliyor.
Arkalarında, Türkiye’nin dört bir yanından toplanmış 40’tan fazla meze çeşidinin bulunduğu bir büfe var. Marine edilmiş zeytinler, çeşnili peynirler ve taze sıkılmış meyve suları öne çıkan lezzetler arasında. Bu kadar yoğun bir ortamda tatlıya yer ayırmak kolay olmayacak, ama mutlaka denemelisiniz. Sıcacık ve çıtır çıtır baklava, revani, tulumba ve lokum, en keskin tatlı dişleri bile köreltecek. Üstelik hepsi, bol köpüklü Türk kahvesi ve kapuçinoyla mükemmel uyum sağlıyor.
Bu deneyimin ayrıntılı yapısı bir gecede ortaya çıkmadı. Türk Hava Yolları şefi Mustafa Can Aydoğdu’ya göre, geliştirilmesi bir yıldan fazla sürdü. Travel + Leisure’a verdiği demeçte, “Yiyecek ve içecek seçeneklerimizin Türk kültürünü yansıtmasını ve yolculara geleneksel yemeklerimizin tadını çıkarma fırsatı vermesini istedik,” dedi . “Sadece çok sayıda uluslararası yolcumuzun damak zevkine hitap etmekle kalmayıp, aynı zamanda özel diyet kısıtlamalarına da uyum sağlayacak geniş bir seçenek yelpazesi sunmaya çalışıyoruz.”

İstanbul Havalimanı‘nın görkemli açılışı için her şeyin hazır olması, uluslararası havayolunun en önemli önceliklerinden biriydi. Bu önemli an, havayolunun hem yerde hem de havada yemeğe olan bağlılığını sergilemek için eşsiz bir fırsat sundu. Bunu sağlayan ise, ülkenin yerli mutfak yıldızlarının uçak içi menülerini hazırlamak üzere birlikte çalıştığı Türk Hava Yolları Uçan Şefler programı. Sunulan menüler mevsime, trendlere ve rota haritalarına bağlı olarak sürekli değişiyor. Can Aydoğdu, on yılı aşkın süredir bu sürecin ayrılmaz bir parçası.
“Profesyonel şeflerimiz tarafından hazırlanan 100’den fazla menü kombinasyonumuz var ve hiçbir katkı maddesi, konserve ürün veya dondurulmuş malzeme kullanmıyoruz,” diyor. “Ancak yolcularımıza her zaman ülkenin yedi ana bölgesinden geleneksel ürünler sunmaya çalışıyoruz. Bunlar arasında Ege’den ev yapımı reçeller, Orta Anadolu’dan petek bal ve süt kreması, Doğu Anadolu’ya özgü peynirler, Marmara’dan zeytin ve Karadeniz’den Trabzon tereyağı yer alıyor.”
Business sınıfında uçuyorsanız, yemekler gerçek bir şef tarafından tam teçhizatlı bir şekilde masanıza getirilir ve (sahte) mum ışığında afiyetle yenir. Yemek, dört çeşit mezeyle başlar. Bunlar arasında zeytinyağında pişirilmiş enginar, imam bayıldı (doldurulmuş patlıcan) ve yerel olarak sigara böreği olarak bilinen peynirli puf böreği gibi geleneksel lezzetler de bulunabilir. Can Aydoğdu, “Uçakta, 10.000 metrenin üzerinde bir yükseklikte, kendi restoranımızı işletiyormuş gibi çalışıyoruz.” diye ekliyor.
Aktarmalar hiç bu kadar lezzetli olmamıştı.
İstanbul Havalimanı’na geri döndüğümüzde, aynı detaylara gösterilen özen ve kaliteye olan bağlılık, bence dünyanın en iyi havalimanı lounge’ının temelini oluşturuyor. Üstelik bunu deneyimlemek için business class yolcusu olmanıza bile gerek yok. Yolcular, lounge erişimi için IGA Pass’i deneyebilirler. Terminal duvarlarının dışındaki övgüye değer restoranlarla rekabet edebilecek lezzetlerin tadını doyasıya çıkarabileceğiniz düşünüldüğünde, bu oldukça uygun bir fırsat.





