Perşembe, Aralık 11, 2025

BU HAFTA İLK 5 HABER

Benzer Haberler

Kıvanç Şengöz: Taklitten Tehdide, Çin Hava Kuvvetleri Gerçeği ve Küresel Güç Dengesine Etkileri

Çin üretimi uçaklar kimilerine göre Robin Hood gibi “Zenginlerden alıp fakire vermek” kimilerine göre açık bir casusluk, kimilerine göre de başarılı bir Ar-Ge sürecinin eseri.

Teknolojik Hırsızlık mı, Stratejik Başarı mı?

Son yirmi yılda sessiz ve derinden büyüyen Çin Halk Cumhuriyeti, askeri havacılık alanında da dev adımlarla ilerleyerek küresel güç dengelerini yeniden şekillendiriyor. Çin, son yıllarda kendi savaş uçağı teknolojisini hızla geliştirerek küresel havacılık sektöründe önemli bir aktör haline geldi. Batılı ve Rus tasarımlardan esinlenmeler, casusluk iddiaları ve yerli Ar-Ge çalışmalarıyla karmaşık bir gelişim süreci izlediler.

Global güçler sahnesinde, bir tarafta tek kutuplu bir dünya hedefi güden ve savunma sanayide tekelleşme peşinde olan süper güçler diğer yanda da “Etik ikilem” örneği sergileyen Çin Halk Cumhuriyeti. Çin üretimi uçaklar kimilerine göre Robin Hood gibi “Zenginlerden alıp fakire vermek” kimilerine göre açık bir casusluk, kimilerine göre de başarılı bir Ar-Ge sürecinin eseri. İşte Çin’in ürettiği savaş uçakları hakkında detaylı bilgiler:

Öne Çıkan Çin Savaş Uçağı Modelleri ve Benzerlikleri

Çin’in modern savaş uçağı filosu, çeşitli nesillerden ve görev tanımlarından uçakları içerir. En bilinen modeller şunlardır:

Chengdu J-20

Türü: Beşinci nesil, stealth (hayalet) avcı uçağı.

Benzerlikleri: Genellikle ABD’nin F-22 Raptor ve F-35 Lightning II uçaklarına benzerliğiyle dikkat çeker. Özellikle radar kesit alanı (RCS) ve genel aerodinamik yapısı bu uçaklarla kıyaslanır. Bazı batılı gözlemciler, J-20’nin tasarımında F-22 teknolojisinden esinlenmeler olduğunu iddia etmektedir. 2000 yılında ilk uçuşunu gerçekleştirip daha sonra projesi iptal edilen Rus MiG-1.44 prototipi ile de gövde tasarımı benzerlik gösterir.

Özellikleri: Hava üstünlüğü, hava savunma ve kara saldırı görevlerini yerine getirebilen çok amaçlı bir uçaktır. Aktif Faz Dizinli (AESA) radarı, gelişmiş ve dijital bir kokpit ve yüksek kapasiteli veri bağlantısı gibi sistemlere sahiptir.

Shenyang FC-31 / J-35:

Türü: Beşinci nesil, stealth (hayalet) çok amaçlı avcı uçağı. Özellikle uçak gemisi tabanlı operasyonlar için geliştirilmektedir.

Benzerlikleri: ABD’nin F-35’ine benzerliğiyle bilinir. İlk prototipi FC-31 Gyrfalcon olarak adlandırılmış, daha sonra J-35 olarak bilinen uçak gemisi versiyonu geliştirilmiştir.

Özellikleri: J-20 gibi gizlilik yeteneklerine sahiptir ve gelecekte Çin uçak gemilerinin ana savaş uçağı olması beklenmektedir.

Chengdu J-10

Türü: Dördüncü nesil, tek motorlu, çok amaçlı avcı uçağı.

Benzerlikleri: Amerikan F-16’sına ve İsrail’in iptal edilen Lavi projesine benzerliği sıkça dile getirilir. Çin, tasarımın kendi Chengdu J-9 projesinden esinlendiğini iddia etse de, İsrail teknolojisiyle iş birliği iddiaları da kulislerde konuşulmaktadır.

Özellikleri: Çin Hava Kuvvetleri’nin ana muharebe uçaklarından biridir ve hava üstünlüğü ile kara saldırı görevlerinde kullanılır.

Shenyang J-11 / J-15 / J-16:

Türü: Dördüncü nesil avcı uçakları. J-11 ve J-16 karasal tabanlı, J-15 ise uçak gemisi tabanlıdır.

Benzerlikleri: Rus Sukhoi Su-27 Flanker serisi uçaklarının türevleridir. Özellikle J-11, Su-27’nin lisanslı kopyası olarak başlamış, daha sonra J-15 (Su-33’e benzer) ve J-16 (Su-30’a benzer) gibi varyantlar geliştirilmiştir.

Stratejik Bombardıman Uçağı H-6:

Türü: Stratejik ağır bombardıman uçağı

Benzerlikleri: Sovyetler Birliği döneminde tasarlanan Tupolev Tu-16 “Badger” bombardıman uçağının bir benzeridir. Aslında “benzeri” ifadesinden de öte, H-6, Tu-16’nın lisanslı bir kopyası olarak üretilmiştir. 1950’li yılların sonlarında Çin ve Sovyetler Birliği arasındaki askeri iş birliği çerçevesinde, Çin’e Tu-16 bombardıman uçaklarının üretimi için gerekli teknoloji transferi ve lisans hakkı verilmiştir. Bu anlaşma kapsamında ilk Tu-16’lar demonte halde Çin’e gönderilmiş ve burada monte edilmiştir. Ardından, Xian Uçak Endüstri Şirketi bu uçağı “H-6” adıyla kendi tesislerinde üretmeye başlamıştır.

Çinliler Hava Uzay Teknolojisini Nereden ve Nasıl Temin Ettiler?

Çin’in savaş uçağı teknolojisi gelişimi birkaç ana kaynaktan beslenmiştir:

1-Tersine Mühendislik ve Casusluk İddiaları:

Çin’in, özellikle Batılı ve Rus askeri teknolojilerini kopyalamak için tersine mühendislik ve siber casusluk faaliyetlerinde bulunduğu iddia edilmektedir. Özellikle F-35 programına yönelik siber saldırılar ve ele geçirilen verilerin (bazı iddialara göre Blue Printlerin tamamı) J-20 ve FC-31 gibi uçakların geliştirilmesinde kullanıldığına dair güçlü iddialar bulunmaktadır.

 2-Lisanslı Üretim ve Transferler:

Geçmişte Rusya’dan Su-27 gibi uçakların lisanslı üretimini yaparak önemli teknoloji transferleri elde etmişlerdir. Bu süreçte kazanılan bilgi birikimi, yerli tasarımların temelini oluşturmuştur. Ancak lisans anlaşmalarının dışına çıkarak kendi varyantlarını geliştirmeleri zaman zaman Rusya ile gerilimlere yol açmıştır.

3-Yerli Ar-Ge ve İnovasyon:

Çin, son yıllarda kendi Ar-Ge yeteneklerini ciddi şekilde artırmıştır. Özellikle motor teknolojileri (WS-10, WS-15) ve aviyonik sistemler konusunda büyük yatırımlar yapmaktadırlar. Yapay zekâ teknolojisini yeni savaş uçağı tasarımlarında kullanmaları, bu alandaki ilerlemelerinin bir göstergesidir.

4-Yabancı Uzman İstihdamı:

Yabancı askeri ve havacılık uzmanlarını yüksek maaşlarla işe alarak bilgi ve deneyim transferi sağlamışlardır.

Blue Print Nedir ve Çinliler Rus Uçaklarının Blue printlerini Nereden Bulmuşlar?

Blue print, bir uçağın her parçasının nasıl üretileceği ve bir araya getirileceği konusunda kapsamlı bilgi içerir.

Çin’in Rus uçaklarının Blue printlerine nasıl ulaştığına dair kesin kanıtlar olmamakla birlikte, bu konuda çeşitli iddialar ve spekülasyonlar bulunmaktadır.

5-Lisans Anlaşmaları ve Etik Sınırın Aşılması:

Çin, 1996 yılında Rusya ile Su-27 savaş uçağının lisanslı üretimini yapmak üzere anlaşma imzalamıştı. Bu anlaşma Çin havacılık tarihinin en önemli dönüm noktası olarak kabul edilebilir. Anlaşma çerçevesinde detaylı teknik çizimlere ve üretim bilgilerine erişmiş olmaları doğal bir durumdur. Ancak Çin’in bu bilgileri kullanarak, anlaşma koşullarının ötesine geçip kendi varyantlarını (örneğin J-11, J-15 gibi) geliştirdiği, hatta bazen Rusya’nın izni olmaksızın ihracat yapmaya çalıştığı iddia edilmiştir. Bu durum, Rusya’nın Çin’e karşı güvensizliğini artırmış ve istihbarat birimleri kurmasına yol açmıştır.

6-Siber Casusluk ve İstihbarat Faaliyetleri:

Çin’in hem Batılı hem de Rus savunma sanayilerine yönelik kapsamlı siber casusluk faaliyetleri yürüttüğü yaygın bir iddiadır. Bu faaliyetler aracılığıyla hassas askeri bilgilere, tasarımlara ve teknolojik verilere yasa dışı yollarla erişim sağladıkları düşünülmektedir. Özellikle Rusya ile Çin arasında hassas savaş teknolojilerini içeren anlaşmalara yönelik girişimler konusunda Rusya Federasyonu Federal Güvenlik Servisi (FSB) gibi birimlerin Pekin’i “ciddi güvenlik tehdidi” olarak gördüğüne dair haberler bulunmaktadır.

7-Personel ve Bilgi Hırsızlığı:

Rus savunma sanayisinden veya askeri kurumlarından bilgi sızdırabilecek kişilerin işe alınması veya casusluk faaliyetleri yoluyla Blue printler gibi hassas belgelere erişim sağlamış olabilecekleri de bir ihtimaldir.

Bir savaş uçağının etkinliği, taşıdığı mühimmatla doğru orantılıdır. Çin, bu alanda da büyük bir ilerleme kaydetmiştir. Dolayısıyla Çin Hava Kuvvetlerinin oldukça geniş mühimmat yelpazesini makalemde detaylandırmak yerine kısa bir özet geçmeyi doğru buluyorum.

Özellikle Pakistan-Hindistan çatışmalarında hava-hava füzelerinde kaydedilen başarılar dikkat çekicidir. PL-15, 200 kilometreyi aşan menzili ve çift yönlü veri bağı gibi özellikleriyle Batılı muadili AIM-120 AMRAAM’a ciddi bir rakip olarak görülmektedir. Hatta bazı analizlere göre PL-15’in menzili, mevcut Batılı füzelerin ötesine geçerek BVR hava muharebesinde Çin’e önemli bir avantaj sağlamaktadır.

Yazının devamı için:  TIKLAYINIZ

 

ÇOK OKUNANLAR