Havacılık alanında veriler toplayan şirket OAG’nin şef analisti John Grant, sektörün karşılaşmaya devam edeceği aksaklıklar nedeniyle 2026’nın küresel havayolu kapasitesi açısından iniş çıkışlı bir yıl olacağını söyledi.
Şirket tarafından bu Çarşamba günü düzenlenen bir web seminerinde, gelecek yılın ilk çeyreğine ilişkin kapasite projeksiyonu gösterildi. Bu projeksiyon, 2025’in aynı dönemine göre şu anda %3,6 daha yüksek. Ocak ve Mart aylarında zirveler yaşanırken, Şubat ayında ani bir düşüş yaşanıyor.
Grant, sektörün piyasayı etkileyecek zorluklarla karşılaşmaya devam edeceğine dair kanıtların Airbus’ın A320 ailesiyle yaşadığı deneyimlerde görüldüğünü söyledi: Tedarikçi sorunlarından kaynaklanan yazılım güncellemeleri ve teslimat gecikmeleri.
“Son yedi günde gördüğümüz bazı olaylar, sektörde bir dizi olay ve zorlukla karşı karşıya olduğumuz için önümüzdeki yıl kapasitenin dalgalanacağına inanmamı sağlıyor. 2026 kesinlikle ilginç bir yıl olacak. Ancak şu anda, bir miktar kapasite artışı ve bazı pazarlarda sağlam büyüme rakamlarıyla burada olmak fena bir durum değil.” dedi.
2025 yılında kapasite, 2024’e kıyasla %3,1 arttı; Orta Asya %11,2 ile başı çekti. Meksika’nın da içinde bulunduğu Kuzey Amerika’da ise %1,3’lük bir artış görüldü.
OAG’ye göre havacılığın karşılaştığı başlıca zorluklar arasında tedarik zinciri sorunları, pilot, bakım teknisyeni ve mürettebat gibi kalifiye personel eksikliği, siyasi anlaşmazlıklar ve son olarak ABD ve Avrupa’daki hava trafik kontrol sistemleri gibi yetersiz altyapı yer alıyor.
Geçtiğimiz yıl kapasite büyümesinin nasıl geliştiğine ilişkin Grant, Temmuz ve Ağustos dönemine (2025’teki en yüksek dönem) dikkat çekerek, sektörün zaten “tüm tedarik zinciri sorunları ve tüm zorluklarla” karşı karşıya olduğunu vurguladı.
“Yıl bazında bu seviyede kapasite artışı sağlamayı başaranlar için aslında oldukça sağlam bir performans” dedi ancak herhangi bir havayolu şirketini belirtmedi.
Sektörü 2026 yılında neler beklediğine ilişkin olarak, uçak teslimatlarının tekrar rayına oturup oturmayacağı ve tedarik zinciri sorunlarının istikrara kavuşup kavuşmayacağı, yakın zamanda görüşülen barış önerisi göz önüne alındığında Ukrayna’daki silahlı çatışmanın sona erme olasılığı, eğer sona ererse ülkenin hava sistemini yeniden inşa etmek için yardım alıp almayacağı ve ayrıca yeni bir iflas süreciyle karşı karşıya olan Spirit’in durumu gibi çeşitli konular ele alındı.
