Pazartesi, Haziran 9, 2025

BU HAFTA İLK 5 HABER

Benzer Haberler

Uçak Teknisyenleri Günü’ne Dair Bir Saygı Duruşu

Uçuş Emniyetinin Olmazsa Olmaz Emekçileri, 24 Mayıs Uçak Teknisyenleri Gününüz Kutlu Olsun…
Uçak Teknisyenleri Günü’ne Dair Bir Saygı Duruşu
Bir yolcu uçağı havalanırken, çoğu insan başını kaldırır ve gökyüzüne hayranlıkla bakar. İçindekilerin heyecanını, pilotların maharetini düşünür. Oysa o uçağın güvenle yükselmesini sağlayan eller, çok daha önce ve çok daha sessiz bir yerde görevini tamamlamıştır. O eller, yağmurun altında, güneşin kavurduğu pistte, hangarın loş ışıkları altında çalışan uçak teknisyenlerine aittir.
Uçak teknisyenleri, havacılığın görünmeyen kalbidir. Ne alkışlanırlar, ne de anons edilirler. Ama onlar olmasa, hiçbir uçak güvenle göğe yükselemez. Her parça, her cıvata, her kablo onların dikkatli gözlerinden, ölçüp biçen ellerinden geçer. Onlar, sadece uçaklara değil, binlerce insanın canına dokunurlar—her vardiyalarında, her kontrol listesinde, her yağmur altında sürdürülen mesailerinde.
Bu meslek bir iş değil, bir adanmışlıktır. Çünkü gecenin bir yarısında iniş yapacak bir uçağın sonraki uçuşa hazırlanması için uyanık kalmak; -20 derecede donmuş bir piste inip uçağın altına girmek; bir tek gevşek somunun yaratabileceği riski düşünerek dakikalarca kontrol yapmak; işte bu, sadece bilgiyle değil, yürekle yapılır.
Uçak teknisyenlerinin gözleri başka görür; kulakları motorun sesinde fark edilmeyenleri duyar. Onlar için “yeterli” diye bir kavram yoktur. Çünkü bilirler ki, eksiksiz olmak, bu mesleğin en temel ahlakıdır. Hatalar gizlenemez, gözden kaçmaz. Onların işinde güven, yalnızca uçaklara değil, kendilerine de duyulan bir inançtır.
Ne yazık ki, onların varlığı çoğu zaman görünmezdir. Yolcuların alkışı kabin ekibine, takdiri pilota giderken; teknisyenler sessizce bir sonraki uçuşun hazırlığını yapmaya koyulurlar. Ama işte tam da bu sessizlikte yatar onların büyüklüğü. Sessiz ama sarsılmaz bir sorumluluk, görünmez ama vazgeçilmez bir güç.
24 Mayıs, Uçak Teknisyenleri Günü. Bugün, göz ardı edilen bir kahramanlığa, bir emeğe, bir vicdan mesleğine teşekkür etme günü. Onlara yalnızca bir gün değil, her gün minnet borçluyuz. Çünkü onlar sadece uçakları değil, hayatlarımızı da emniyete alıyorlar.
Uçak teknisyenlerinin çok önemli sorunlarının olduğunu yakinen biliyorum. Özellikle de lisanslarının uluslararası geçerliliği konusunda 2007 yılında arkadaşlarımız ile birlikte, o gün tam üyesi olduğumuz JAA ile birlikte yaptığımız çalışmalar biz emekli olduktan sonra iyi takip edilmemiş ve sorun çözülememiştir. Bu sorunun kalıcı olarak çözülmesi şarttır. Mevcut SHGM yönetiminin tek önceliği var her şeye çare olarak sunulan Kurumsal Dönüşüm Modeli KDM. Bakaĺım KDM bu sorunu da çözebilecek mi? Bir gerçek var ki her konuda olduğu gibi teknisyenlerin sorunlarının çözümü konusunda da SHGM çok yetersiz kalıyor.
Öncelikle şu tespiti yapmak zorundayım ki; teknisyenlerin eğitim ve hizmet kalitesi bakımından bu bölgenin en iyisi biziz, çok daha iyi olmamız gerekiyor. Ülkemizdeki havacılığın gelişmişlik düzeyini göstermesi bakımından en önemli ölçülerden birisi de budur.
Ancak asıl mesele şu: Önümüzdeki 20 yıl içinde dünya genelinde yaklaşık 650 bin teknisyene ihtiyaç duyulacağı öngörülüyor. Peki biz bu ihtiyacın ne kadarını karşılayabileceğiz? Genç, enerjik ve potansiyeli yüksek bir nüfusa sahibiz ama bu avantajı değerlendirmekten aciz bir sistemle karşı karşıyayız.
Dört yıl boyunca teknisyenlik eğitimi alan gençlerimiz, mezun olduklarında uluslararası geçerliliği olan bir lisansa sahip olamıyorlar. Evet, dört yıl emek veriyorlar ama sonunda ellerinde hiçbir küresel geçerliliği olmayan bir belge kalıyor. Bu kabul edilemez! Bu durum, Türkiye’nin ve başta SHGM olmak üzere ilgili kurumların açık bir başarısızlığıdır. Teknisyenlerin gelecek kaygıları ortadan kaldırılmalıdır.
Şimdi daha iyi anlıyor musunuz? 2001’de JAA’ya tam üyeliğimizin ardından EASA dışında kalmak, bu ülkenin havacılığına vurulmuş en büyük darbelerden biridir. Ve biz hâlâ bunun sonuçlarını yaşıyoruz. Bu bir ihmal değil, düpedüz bir vizyonsuzluktur.
Teknisyenlerimizin özlük hakları bakımından da sorunları olduğu bilinmektedir. Biz çalışırken, o günkü UTED yönetimi sık sık SHGM’yi ziyaret ederek sorunlarını gündeme taşıyordu. Bizim de kapımız onlara sonuna kadar açıktı. Özellikle de Sayın Yusuf Bolayırlı’nın THY Genel Müdürlüğü döneminde teknisyenlere bir baba şefkatiyle yaklaştığını, sorunlarına sahip çıktığını yakinen bilenlerdenim. UTED eski başkanı, çok değerli arkadaşım rahmetli Sefa İnan ve Necdet Aksaç’ın sorunların çözümü konusundaki özverili çabaları unutulamaz.
Gökyüzüne uzanan her kanatta, teknisyenlerin izi var. Ve biz biliyoruz ki, gerçek kahramanlar, hep görünmeyenlerdir.
Tüm uçak teknisyenlerinin günü kutlu olsun. İyi ki varsınız.
Oktay Erdağı
E.Sivil Havacılık Genel Müdür Yrd.
Yazar- Havada Ahkam-Havada Oraj
Havacılık Uzmanı

ÇOK OKUNANLAR

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com