Yükseköğretim alanında dijital dönüşümün yol haritalarından biri olan EDUCAUSE Horizon Raporu (2025), her yıl küresel düzeyde öğretim ve öğrenme süreçlerini etkileyen eğilimleri, teknolojileri ve stratejileri değerlendiren prestijli bir yayındır. Geçtiğimiz ay yayımlanan 2025 yılı raporu ise yalnızca teknolojik yenilikleri listelemekle kalmayıp; aynı zamanda bu teknolojilerin yükseköğretim ortamlarında nasıl etkili ve etik biçimde kullanılabileceğine dair senaryolar da sunmaktadır.
Raporda ele alınan başlıca başlıklar, sosyal, teknolojik, ekonomik, çevresel ve politik trendler çerçevesinde şekillenmektedir. Ayrıca bu yılın raporunda öne çıkan temel teknoloji ve uygulamalar şunlardır:
• Yapay zekâ destekli öğretim araçları,
• Yapay zekâ için akademik personel gelişimi,
• Yapay zekâ yönetişimi,
• Siber güvenliğin güçlendirilmesi,
• Değişen öğretim uygulamaları ve
• Kritik dijital okuryazarlık.
Bunun yanı sıra rapor, yükseköğretimin geleceğine dair dört olası senaryo (büyüme, kısıtlama, çöküş ve dönüşüm) üzerinden kurumları stratejik düşünmeye teşvik etmektedir. 2025 Horizon Raporu, yalnızca bir eğilim haritası değil; aynı zamanda yükseköğretim politikalarına, dijital becerilere ve insan-merkezli teknoloji kullanımına dair güçlü bir vizyon belgesidir denilebilir.
Dünya yıkıcı teknolojiler ile evrilirken 2025 EDUCAUSE Horizon Raporu, yükseköğretimde öğretim ve öğrenmenin geleceğini şekillendiren trendleri, teknolojileri ve kırılma noktalarını kapsamlı bir biçimde ortaya koyarken, aslında yalnızca üniversite sınıflarına değil; yüksek riskli, yüksek hassasiyetli sektörlere de güçlü mesajlar vermektedir. Peki bu raporda öne çıkan alanları havacılık sektörü için nasıl yorumlayabiliriz?
Havacılık sektörü, yoğun eğitim gerektirir. Pilotlar, hava trafik kontrolörleri, kabin memurları ve bakım personeli sürekli mesleki gelişim içindedir. Bu eğitim süreçleri, tıpkı üniversitelerdeki gibi dijital araçlarla zenginleşmektedir.
EDUCAUSE gibi vizyon belgeleri, sektörlerin eğitim, teknoloji ve insan boyutlarını yeniden tasarlamalarına yardımcı olan çerçeveler sunar.
Gelin bu yılın trendlerini havacılık sektörü açısından örnekler ile yorumlamaya çalışalım:
Yapay Zekâ Destekli Öğrenme ve Operasyonlar
Yapay zekâ destekli öğrenme, havacılıkta çoktan uygulama alanı bulmuş durumda. Ancak EDUCAUSE raporunda bu yaklaşım daha da ileri taşınıyor: kişiselleştirilmiş geri bildirim sistemleri, bireysel risk analizleri ve gerçek zamanlı gelişim takibi gibi örnekler, yer hizmetlerinde yapay zekâ destekli otomatik check-in kioskları, yolcuların sıra beklemeden işlemlerini yapmasını sağlıyor. Yüz tanıma, pasaport tarama ve bagaj etiketleme gibi süreçler bu sistemlerle hızlanıyor. Aynı zamanda, pilot eğitiminde AI destekli adaptif simülasyonlar, öğrencinin zayıf yönlerini analiz edip ona göre senaryolar sunabiliyor.
Sanal ve Artırılmış Gerçeklik ile Sürükleyici Eğitim
Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojileri, zaten uzun yıllardır uçuş simülasyonu için kullanılıyor.
Sanal ve artırılmış gerçeklik uygulamaları pilot ve kontrolörlere risksiz bir ortamda senaryolar üzerinden gerçekçi eğitim sağlamakta fakat bu teknolojiler, uçuş simülatörleri dışında da kullanılabilir. Raporda bu teknolojilerin aynı zamanda duygusal dayanıklılık ve takım koordinasyonu gibi bilişsel beceriler için kullanılabileceği vurgulanıyor. Örneğin; kabin memurlarının VR gözlüklü tahliye tatbikatları, gerçek ortam benzeri stres deneyimi yaratıyor. Bakım personeli için karma gerçeklik ile motor parçalarını sökme-takma uygulamaları yapılıyor.
Küresel Belirsizlikler ve Senaryo Temelli Eğitim
Raporda yer alan senaryo temelli eğitim önerileri, kriz yönetimine dayalı eğitimler için oldukça anlamlı. COVID-19 sonrası şirketlerin geliştirdiği kriz senaryosu simülasyonları, pilot ve yer hizmetleri personeline aniden değişen uçuş, sınır ve havaalanı prosedürlerine adaptasyon konusunda çevik karar alma becerisi kazandırıyor.
Dijital Okuryazarlık ve Yolcu Deneyimi
Dijital okuryazarlık becerileri artık yolcular için de kritik. Raporda bu becerilerin eğitim ortamları kadar günlük yaşam için de önem taşıdığı belirtiliyor.
Yine sektörden bir örnek verecek olursak mobil uygulama tabanlı havalimanı rehber sistemleri, chatbot destekli hizmet noktaları, dijital okuryazarlık becerileri düşük yolcular için zorlayıcı olabilir. Bu nedenle ekran kullanım eğitimi, kiosk danışmanları ve multimedya rehber videoları da bir çözüm olabilir.
Veri Analitiği ile Kişiselleştirilmiş Hizmetler
Veri analitiği hem eğitim hem de operasyon alanlarında daha etkili kararlar için kullanılabilir. Yolcu davranış verilerinin analiz edilerek bagaj hizmetlerinin optimize edilmesi, uçuş içi menülerin kişisel tercihlere göre şekillendirilmesi ve pilot eğitiminde performans izleme sistemlerinin kullanılması da bu analitiklerin kullanılmasına örnek olarak verilebilir.
Siber Güvenlik: Dijital Uçuş Güvenliğinin Temel Hattı
Raporun dikkat çektiği bir başka alan da siber güvenlik. Artan dijitalleşme, veri gizliliği ve sistem güvenliği risklerini beraberinde getiriyor.
Uçuş kontrol sistemleri ve dijital sistemlerin siber sızmalara karşı tatbikatlarla test edilmesi, yolcu verilerinin şifrelenmesi ve personelin “phishing” konusunda eğitilmesi gibi uygulamalar güvenliği artırıyor.
Sonuç olarak, EDUCAUSE 2025 Raporu‘ndaki her tema, diğer alanlarda olduğu gibi havacılık sektöründe de hem eğitim hem de hizmet sunumu alanında çok yönlü dönüşümlere kapı aralıyor. Uçuş emniyeti, verimlilik ve yolcu memnuniyetinin artırılması hedefleniyorsa, bu rapor da güncel bir pusula gibi yorumlanabilir.
Kaynakça
EDUCAUSE. (2025). 2025 EDUCAUSE Horizon report: Teaching and learning edition. https://library.educause.edu/resources/2025/5/2025-educause-horizon-report-teaching-and-learning-edition
Öğr.Gör.Deniz TÜRKMEN
Eskişehir Teknik Üniversitesi
Yabancı Diller Yüksekokulu