Cumartesi, Aralık 7, 2024

BU HAFTA İLK 5 HABER

Benzer Haberler

HAVA-SEN Başkanı Koçak: “İyi bir havacılık şirketi çok güçlü sendikaya sahip olursa çok daha güç kazanır”

“İşçi, işverenle direk temas etmesin etmesin diye “sendika” var. İşçinin temsilcisi sendikadır.Sendika olmalıdır. Kanunun ruhu budur. Çalışanlar her problemde veya talepte sendika vasıtasıyla işverenle görüşmelidir.”

Bu sözler Havayolu Çalışanları Sendikası (Hava-Sen) Genel Başkanı Kaptan Pilot Seçim Seçkin Koçak’a ait. Seçkin kaptanı sendika merkezinde ziyaret ettiğimizde, bu sözleri özellikle not ettik.

Seçkin kaptan özellikle şu konuya dikkat çekiyor;

  • Sendika profesyonellerce yönetilmelidir. Global oyuncu olmak için bu gerekli.
  • Havacılık sendikası diğer iş kolundaki sendikalardan farkı olmalıdır.

Bir taraftan ICAO, bir taraftan ALPA, bir taraftan FAA, bir taraftan ilgili Bakanlıklarla  temasları ve Wet-lease olarak uçan personelin sorunları gibi çok yönlü ilişki yürüten bir sendika mutlaka olmalıdır.

Başkana şu soruyu sorduk: ” Kendinizi ‘muhalefet’ eden bir -muhalif- sendika olarak mı görüyorsunuz, yoksa genel bir algının görüntüsü bu yönde mi?

Şu yanıtı verdi;

“Hava-Sen olarak, muhalefet olmak zorundayız. Çünkü, biz emeği karşılığı temsil ediyoruz.Bizim tüm problemler çatışmayla, (kırıp dökme anlamında değil) ağır tartışmalarla çözülüyor. Her menfaat grubu kendi taleplerini dile getirir. Sonuçta  taraflarca ortak noktada buluşulursa, sistemin tümüyle çökmesine sebep olunmaz. Aksine sağlıklı bir sistemin sürdürülmesi sağlanır.”

Hava-Sen’in ortaya çıkış nedeni nedir, neden  sendika kurmak ihtiyacı hissettiniz, sorusuna şu yanıtı şu oldu:

” Öncelikle temsilde adalet… THY bizi ‘tehdit’ olarak gördü. Oysa şirketin işini kolaylaştıracak bir kuruluş, yani bir denetim merkezi. Kar ettirmek isterim, şirket kar ederse ben zam isterim.Sendikamızın temel talebi, sektörün birincil unsuru olan uçuş emniyetinin sağlanmasında  güvenilirlik ve yapıcı ilişkilerin sürdürülmesi. İyi bir havacılık şirketi çok güçlü sendikaya sahip olmasıyla çok daha güç kazanır. Siyasetin oyuncağı olan sendika ile değil. Hava-Sen geçmişte yaşanan bir dizi olayların ardından yaşanan süreçte bir ihtiyaç olarak çıktı ve bu süreci yakından takip edenler nedenlerini çok iyi biliyorlar.”

Başkana THY ile sendikal bağlamda ilişkileri soruyoruz, şunu söylüyor:

“Sendika hataları gidemeye çalışmalıdır. Neticede şirkete kazandırmalıdır ki çalışan kazanır sonunda. İdeolojik temelli bir sendikanın sonu sarı sendika olmaktır. Başka seçeneği kalmaz. Hava-Sen olarak; iktidarların(işverenin) muhalefeti olmak zorundayız ve iktidarla çalışmak zorundayız. Biz emeğimizle çalışanı temsil ediyoruz. her menfaat grubu kendi taleplerini dile getirir. İşin doğası budur. Tarafların uzlaşması sistemin çökmesine yol açacak şartları da ortadan kaldırır.”

 Hükümet ve Bürokrasi bağlamında ilişkiler ne durumda?

Sektör olarak sadece SHGM değil Cumhurbaşkanlığı’mızı, İlgili Bakanlıkları ve Siyasi Partileri sorunlarımız hakkında bilgilendiriyoruz. Özellikle bürokrasinin sorunlarımızın çözülmesi konusunda gösterdikleri samimi ilgiden memnunuz.

THY yönetimiyle ilişkiler ne durumda?

THY Yönetim Kurulu Başkanı Sayın İlker Aycı’nın, sendikamız kurulduktan sonra çalışanlar ile sık sık araya geliyor ve şunları söylüyordu; ‘Diğer sendikaya geçmeyin, gerek yok!”… Oysa böyle mi olmalıydı, şirketin tarafsızlığını istiyoruz, sendikacılık şirketin işi olmamalı. ICAO, FAA ve Sendika… Şirketin bu kurumlar ile ilişkisinde sendika da hiyerarşide yer alır. Neticede iki taraf olarak herkes kazanır.

Başkan, toplu sözleşmeler konusunda temel amaç ne olmalı sorusunu kısa ve net: “Sözleşmeler sosyal hakların kazanımı ve gelecek üzerine yapılır.” diye yanıtladı.

*

Başkanla konuşmamızın temel hatları böyle. Aslında bir nezaket ziyareti ve sohbet arasında not aldığımız konuları paylaşırken edindiğimiz izlenim, THY’nin “HAVA-SEN’inde çalışanlarının temsilcisi olduğunu ve bir ihtiyaçtan kurulduğu gerçeğini kabul etmesi ve üst yönetimin diyalog kurması gerektiği” oldu.

Salgının yarattığı kriz tüm dünyada olduğu gibi THY’yi de olumsuz etkiliyor. Türkiye’nin bayrak taşıyıcı şirketinin bu süreci el birliğiyle atlatması için yapıcı ilişkilerin hayata geçmesi elzem.

Unutmayalım: “Kişiler geçici şirketler kalıcıdır.”

 

 

Facebook ile Yorum Yapın

ÇOK OKUNANLAR