Yakında, Amerikan operatörünün sağladığı yüksek hızlı uydu ağı sayesinde, cep telefonları havadayken bile, yerdeymiş gibi kısıtlama olmaksızın, arama yapmak, film izlemek veya video oyunları oynamak mümkün olacak.
United Airlines, Air France, Air New Zealand, airBaltic vb. Geleneksel hava bağlantı sistemlerine kıyasla büyük bir adım niteliğinde olan bu teknolojinin benimsiyor. Geleneksel hava bağlantı sistemleri genellikle yavaş ve pahalı. Şimdiye kadar mevcut ağlar, Dünya’dan 36.000 km uzakta bulunan jeostasyoner uydulara dayanıyordu. SpaceX roketinin de sahibi olan Elon Musk’ın sahibi olduğu Starlink, sadece 500/600 km yüksekliğe yerleştirilen binlerce uyduyu kullanıyor ve çok daha kısa gecikme süresi ve dolayısıyla yüksek bant genişliği sunuyor.
Starlink, SpaceX aracılığıyla son dört yılda alçak yörüngeye binlerce uydu yerleştirdi ve sonunda 42.000 uyduyu işletmeyi planlıyor.
Starlink, ağının havayolu tarafından benimsenmesini hızlandırmak için uçakları donatmak için gereken süreyi azaltmak üzere çalışıyor. Bu parametre havayolları için önemli, çünkü bu kurulum sırasında uçakları yere indiriliyor. Starlink’in havacılık satışları ve ortaklıkları direktörü Nick Galano, ” Bu kurulumları bir günden kısa sürede tamamlayacak şekilde basitleştirmeye çalışıyoruz” dedi.
Ayrıca bunun sakıncaları da var. Geniş bant şüphesiz avantajlar sunsa da, nezaketsizliğe yol açabilir. Gerçekten de hiç kimse, bugün toplu taşıma araçlarında, metroda ve trende sıkça gördüğümüz gibi, hoparlörden görüntülü görüşme yaparken komşusunun yanında uzun mesafeli bir uçuş geçirmek istemez. Havayolları daha sonra yolcular arasında nezaket kurallarının gözetilmesini sağlamak zorunda kalabilir.