İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun, başkent Tahran’da iki füzeyle Ukrayna Uluslararası Havayollarına ait PS752 sefer sayılı uçağı vurarak düşürmesinin üzerinden 2 yıl geçti. Toplam 176 kişinin ölümüne yol açan facia ile ilgili açılan dava hala sonuçlanmadı ve sorumlular cezalandırılmadı. Kanada, İsveç, Ukrayna ve Birleşik Krallık’tan yapılan ortak açıklamada, İran’ın, PS752 sefer sayılı uçağı kurbanlarına yardım ve koordinasyondan sorumlu uluslararası grup ile daha fazla müzakere etmeyi ve tazminat ödemeyi reddederek, uluslararası yükümlülüklerinden kaçınmaya devam ettiğini ifade edildi.
İran’da tam iki yıl önce 8 Ocak 2020 tarihinde, İran Devrim Muhafızları Ordusu, başkent Tahran’da iki füzeyle Ukrayna Uluslararası Havayollarına ait PS752 sefer sayılı uçağı vurarak düşürdü. Uçakta bulunan 9 mürettebat ve 167 yolcu toplam 176 kişi hayatını kaybetti. Korkunç facianın üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen olayla ilgili, İran ile Ukrayna arasında suçluların cezalandırılması ve tazminat konusunda anlaşma sağlanamadı.
PS752 sefer sayılı uçağı kurbanlarına yardım ve koordinasyondan sorumlu uluslararası grup, 6 Ocak 2022 tarihinde bir araya geldi. Yapılan toplantıdan sonra Kanada, İsveç, Ukrayna ve Birleşik Krallık tarafından yayımlanan ortak bir açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Kısa zaman önce PS752 sefer konusunda çalışan uluslararası grup, 5 Ocak 2022’ye kadar müzakerelere başlamayı taahhüt etme önerisiyle İran’a başvurdu. Maalesef, 27 Aralık’ta İran’dan, uluslararası grupla müzakere ihtiyacı görmediğini belirten net bir yanıt aldık.”
İran’ın facia ile ilgili toplu tazminat talebiyle ilgili herhangi bir müzakereye şiddetle karşı çıktığını belirtilerek ülkenin tazminat ödemeyi reddettiği için meselenin uluslararası hukuk normlarına göre çözüleceğini aktarılan açıklamada, “Biz; Kanada, İsveç, Ukrayna ve Birleşik Krallık’ı temsil eden bakanlar olarak hayatını kaybeden 176 kişiyi saygıyla anıyoruz. Kazada ölenleri hiçbir zaman unutmayacağız ve kurbanların aileleriyle dayanışma içinde kalacağız. Bu korkunç trajedi bağlamında onlar şeffaflığı, adaleti ve sorumluların adalete teslim edilmesini hak ediyorlar.” denildi.