Pazar, Mayıs 18, 2025

BU HAFTA İLK 5 HABER

Benzer Haberler

Bir Liyakat Öyküsü: Yusuf Bolayırlı’nın Havacılığa Adanmış Hayatı

Geçen hafta özel işlerim dolayısıyla İstanbul’a gitmişken, Türk Hava Yolları’nın efsanevi isimlerinden, eski Genel Müdür Sayın Yusuf Bolayırlı’yı ziyaret etme fırsatı buldum. Daha önceden sözleştiğimiz gibi tam saat 13.30’da buluştuk; saniyesi saniyesine, ne bir eksik ne bir fazla. Bu detay, onun bürokrasi anlayışını ve kişilik disiplinini özetlemeye yeter de artar. Zira İstanbul gibi kaotik bir metropolde zamanla randevulaşmak başlı başına bir mesele iken, bu hassasiyet Yusuf Bey’in hem iş hem de insan ilişkilerindeki yüksek sorumluluk anlayışının bir göstergesidir.İlk karşılaşmamızda göz göze geldik, tebessümlerle selamlaştık. O kısa anda bile nezaketi, içtenliği ve bir o kadar da vakarı hissediliyordu. İşte dedim kendi kendime, “bürokrasi terbiyesi” dedikleri tam da bu olsa gerek. Zamanı yönetmek, söze sadık kalmak, muhatabına değer vermek… Tüm bunlar, Yusuf Bolayırlı’nın nasıl bir yönetici değil, nasıl bir insan olduğunun güçlü ipuçlarıydı.

Benim bu değerli ismi anlatmaya ne kelimelerim yeter, ne de bilgi ve tecrübem. Çünkü onu en iyi anlatacak olanlar, birlikte çalıştığı ekip arkadaşlarıdır. Yusuf Bey’in çalışma arkadaşlarının ona duyduğu derin saygı ve samimi sevgiyi gözlerimle gördüm. Ona bir amirden çok, bir baba, bir ağabey, bir dost gibi yaklaşıldığına defalarca tanık oldum. Türk bürokrasisinde bu denli sevgiyle anılmak ve aynı zamanda disiplinden taviz vermemek, gerçekten de kolay elde edilen bir meziyet değildir.

Sayın Bolayırlı’nın başarı hikayesi, sadece bireysel bir yükseliş değil, aynı zamanda bir azim ve liyakat öyküsüdür. THY gibi dev bir kurumda düz mühendis olarak işe başlayıp, genel müdürlük makamına kadar yükselmek… Üstelik bu yükseliş süresince hem mesleki itibarı korumak hem de insani duruşunu bozmamak… Bu, sadece profesyonel meziyet değil, karakter gücünün de nadir bir göstergesidir.

YUSUF BOLAYIRLI: TÜRK SİVİL HAVACILIĞINA ADANMIŞ BİR KARİYER

Türk Hava Yolları’nda (THY) 1974 yılının Eylül ayında bakım mühendisi olarak göreve başlayan Yusuf Bolayırlı, kısa sürede teknik birikimi ve liderlik vasıflarıyla dikkat çekti. İlk olarak DC-9 uçaklarının mühendisliğini üstlenen Bolayırlı, sadece altı yıl içinde önemli bir terfi alarak 1980 yılının Haziran ayında Uçak Bakım Başkanlığı görevine getirildi. Bu hızlı yükseliş, onun THY içindeki uzun soluklu ve etkili kariyerinin başlangıcıydı.

1 Nisan 1988 tarihinde Genel Müdür Yardımcılığı’na atandı. Bu görevini 21 Temmuz 1991’de Yönetim Kurulu üyeliğine seçilmesine rağmen sürdürdü ve yaklaşık dokuz buçuk yıl boyunca Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. Bolayırlı’nın yönetim tecrübesi ve kuruma olan bağlılığı, onu 4 Ağustos 1997’de THY Genel Müdürü koltuğuna taşıdı.

Yusuf Bolayırlı, Genel Müdürlük görevi süresince kurumun yeniden yapılanma, uluslararası rekabet gücünü artırma ve teknik altyapısını güçlendirme süreçlerinde önemli roller üstlendi. 17 Şubat 2003 tarihinde emeklilik talebinde bulunan Bolayırlı, görevden ayrılmadan önce aynı zamanda THY Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı ve Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini de yürütmekteydi.

Türk sivil havacılığına yaptığı katkılar, sadece THY ile sınırlı kalmadı. İstanbul Teknik Üniversitesi, Bolayırlı’nın sektöre olan hizmetlerini takdir ederek kendisine 4 Şubat 2003 tarihinde Fahri Doktora (HC) unvanı verdi. Yusuf Bolayırlı’nın kariyeri, teknik uzmanlıktan üst düzey yöneticiliğe uzanan örnek bir yolculuktur. Onun hikâyesi, kuruma adanmışlık ve istikrarlı yükselişin, kurumsal başarıya nasıl katkı sunduğunu gözler önüne seriyor.

Yusuf Bey ile daha önce kararlaştırdığımız gibi, özel bir “Uçak Maketi Müzesi”ni ziyaret ettik. Müzeyi gezerken, Yusuf Bey adeta geçmişe—uçak bakım hangarındaki o yoğun, teknik günlerine—geri döndü. Üstelik sadece kendisi değil, beni de o günlere götürdü. Rus uçaklarından Amerikan ve Avrupa yapımlarına kadar, her maketin önünde durup nefes almadan teknik detaylar anlattı. Ziyaret, bir müzeden çok bir havacılık dersine dönüştü. Kısa sürede o kadar çok bilgi edindim ki, şaşkınlıkla dinledim.

Özellikle THY uçak maketlerinin olduğu bölüme geldiğimizde ise bambaşka bir heyecana kapıldı. 2003 yılından önce Türk Hava Yolları filosuna katılan her uçağın filoya giriş tarihini ve seri numarasını ezbere biliyordu. Sadece bu da değil—hangi uçağın hangi ciddi arızaları yaşadığını, bu arızaların nasıl giderildiğini ve ne kadar sürede yeniden sefere verildiğini tek tek anlattı. Bu seviyede bir teknik hafıza ve bilgi birikimi karşısında saygı duymamak elde değil.

Buradan gençlere, özellikle de havacılık eğitimi alan öğrencilere ve bu alanda ders veren akademisyenlere sesleniyorum: Lütfen Yusuf Bolayır’ı okuyun, araştırın, tanıyın. Onu bir rol model olarak görün. Çünkü Yusuf Bey yalnızca havacılıkla değil, bilgiyle, emekle ve adanmışlıkla örülmüş bir yaşamın ta kendisi. Havacılığın içinde kalmak, bu sektöre katkı sunmak isteyen herkesin ondan öğreneceği çok şey var.

Bu vesileyle şu tespiti bir kez daha yapmak zorundayım:

THY, Türk halkının el birliğiyle yarattığı, Cumhuriyetimizin çok önemli bir eseridir ve bugüne kadar ülkemizin en iyi yöneticileri tarafından yönetilmiştir.

Ancak son yıllarda, ülkemizde Yusuf Bolayırlı gibi dürüst, onurlu, namuslu ve omurgalı yöneticilerin hasretini çekmeye devam ediyoruz. Yusuf Bey ve onun gibi yöneticiler, tarihe iz bırakarak gittiler; bugünküler ise büyük ölçüde geldikleri gibi gidiyorlar.

Oktay Erdağı
E.Sivil Havacılık Genel Müdür Yrd.
Yazar- Havada Ahkam-Havada Oraj
Havacılık Uzmanı

ÇOK OKUNANLAR

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com