Havayolları arasında sendikal örgütlenmenin olduğu tek şirket, Türk Hava Yolları (THY). 1962 yılında kurulan Türkiye Sivil Havacılık Sendikası,yaklaşık 50 yıldır THY’de faaliyet gösteriyor. Bugüne kadar da 25 adet “Toplu İş Sözleşmesi (TİS)” imzaladı. 2013 yılında yaptıkları ve az sayıda çalışanın katıldığı başarısız grevden hemen sonra Hava-İş’te yönetim el değiştirdi. Bu seçimle ilgili akılda kalan en belirgin olay, 300 delegeli Hava-İş Genel Kurulu’na yaklaşık 90 pilot ve kabin memuru delegenin çeşitli sebeplerden katılamamasıydı. Böylece 211 delegeyle toplanan Hava-İş Genel Kurulu’nu, halen bu görevi yürüten Ali Kemal Tatlıbal 133 oyla kazanmış, Atilay Ayçin’in de 24 yıl süren sendika ağalığı son bulmuştu. Ancak birçok örnek gösteriyor ki, sendika yönetimlerine de bir sınır konması şart.
Aradan 4 yıl geçti ve Hava-İş Genel Kurulu 11-12 Kasım’da tekrar toplanacak. Yaklaşık 19 bin 500 THY çalışanı sendikalı personelin böyle bir sendikaya olan güvenlerinin dip yapması normal. Çünkü sistemin delegelik üzerine kurulmuş olması yüzünden THY çalışanlarının eğilimleri, sendika yönetimini belirlemeye yetmiyor. Hesap ortada: “Genel kurul”üyelerin seçtiği 300 delegeden oluşuyor. Amma velakin havacılıkla ve THY ile ilgisi olmayan, nakliyat firmalarında çalışan kamyoncular da havacıların sendikasına üye. Her nakliyat firmasından sadece bir çalışan üye yapılınca, onlara da otomatik olarak “genel kurul delegeliği”verilmiş oluyor. 2012’den kalan Hava-İş Tüzüğü buna uygun olunca, tek üyesi olan her işyerine temsili sağlamak için zorunlu olarak bir delegelik hakkı tanınıyor.
2012’de düzenlemeyle “Havacılık İş Kolu”nda gösterilen havayolu çalışanları, kanunun ekindeki iş kolları cetvelinde “Taşımacılık İş Kolu”nda gösterildiğinden, kabin memuru ve pilotlar da demir, deniz ve karayolu taşımacılığında çalışan işçilerle aynı kapsamda değerlendiriliyor. Her işçi, bu işkolunda faaliyet gösteren sendikalardan birine veya birkaçına üye olabiliyor. Teorik olarak iyi gibi görünen bu uygulamanın, pratikte bir faydası ve karşılığı yok. Zararı çok.
ESKİ SENDİKA BAŞKANINI ARATMIYOR
Faaliyetleri tamamen havacıların sorunları üzerine kurgulanmış Hava-İş’e üye olan bir kamyoncunun, bu sendikadan çalışma şartlarına çözüm beklemesi ve sendikal faaliyetten fayda sağlaması söz konusu olabilir mi? Bu hak kötüye kullanılınca da “Havaİş Genel Kurulu” hesapları karışıyor. THY çalışanları arasında desteği azalan Hava-İş Yönetimi, nakliyat firmalarından birer kamyoncuyu önce üye sonra da delege yaparak, 300 kişilik “genel kurul”a katılmalarını sağlıyor. Sayı da yaklaşık 130. Neredeyse “genel kurul”un yarısı kamyonculardan oluşacak şekilde dizayn edilmiş.
Halbuki çoğu sendika, bu tarz karışıklığa sebep olacak meseleyi “sadece toplu sözleşme” imzaladığı işyerlerindeki üyelerini delege yaparak çözmüş. 2013 Aralık ayında yapılan Hava-İş Genel Kurulu’na dönemin başkanı Atilay Ayçin de kamyoncuları yazmak istemiş, ancak gerek üyelerin, gerekse kamuoyunun baskısından çekinerek sayıyı 5 ile sınırlı tutmuştu. Ama mevcut Hava-İş Sendikası Başkanı Ali Kemal Tatlıbal’ın döneminde “Havacıların Sendikası”nda en büyük grubu şu anda kamyoncular oluşturuyor.
PARALAR PİLOTTAN YÖNETİM KAMYONCUDAN
Hasılı bu yanlıştan dönülmez ise dünya çapındaki tek markamız, bayrak taşıyıcı şirketimiz THY’deki sendikaya artık kamyoncular yön verecek. THY yönetimi de, kamyoncuların yönetim kademesinde ağırlıkta olduğu bir sendikayla masaya oturacak. Bu önemli, çünkü THY’de imzalanan “toplu iş sözleşmesi” diğer havayollarının özellikle uçuş ekipleriyle ilgili aldığı kararlardan doğrudan etkileniyor. Hava-İş’in yüksek ücret zamları alması, uçuş ve dinlenme saatleri açısından çalışan yararına kazanımlar sağlaması, diğer havayollarını da aynı seviyelere çıkmaya zorluyor. Özetlemek gerekirse, Hava-İş Genel Kurulu’na delege yapılan yaklaşık 130 kamyoncu, sadece THY’ye değil aslında tüm sivil havacılığımıza ve istihdam politikalarına yön verecek. Bu sebeple kamyoncu deyip geçmemek lazım.
Ayrıca THY’deki sendikalı 19 bin 500 çalışan üyenin 14 binini, pilot ve kabin memurları oluşturuyor. Bu gruba verilen ise 300 delegenin sadece 85’i… Hasılı üyelerin % 75’ini oluşturan uçuş personeli, sendika “genel kurulu”nda % 28 oranında temsil edilebiliyor. Sebebi yukarıda dikkat çektiğim çarpık düzenleme sebebiyle kamyonculardan, havacılara delegelik kalmaması. Daha da vahimi yıllık 15 milyon TL’yi bulan Hava-İş Sendikası’nın aidat gelirinin % 90’ı uçuş personelinden elde edilirken, kamyoncu üyelerden aidat bile alınmıyor. Mevcut Başkan Tatlıbal sağolsun, Atilay Ayçin’i hiç aratmıyor! Yazının Devamı İçin…. Havacıların sendikasında yönetimi kamyoncular belirleyecek
(Güntay Şimşek-Habertürk)